Başladı başlayacak derken göz
açıp kapayıncaya kadar festivalin kapanış günü geldi.
Kapanış günü, akşamı ve ertesi gün İstanbul’a dönüş telaşesi nedeniyle maalesef
festivalle ilgili kapanış blog yazımı biraz gecikmeli olarak ancak bugün
yazabildim.
![]() |
* LATFF'in facebook sayfasından alınmıştır. |
Festivalin son gününde de yine
oldukça hareketli ve yoğun bir programımız vardı. Los Angeles maratonunun bugüne denk gelmiş olması nedeniyle pek çok cadde ve sokak trafiğe kapatılmış
olduğu için zaten yol çalışmaları nedeniyle feci olan Los Angeles trafiği daha
da feci hale gelmişti. Güne ilk olarak bu yıl jüri başkanlığı görevini de
üstlenen değerli yönetmen Reha Erdem toplantısı ile başladık. Toplantının
arkasından USC Sinema Okulu öğrencilerinin ödüllü kısa filmlerinden bir seçki
izleyeceğimiz için bugünün programının tamamı Egyptian Theatre’daydı. Reha
Erdem’le öncelikle yönetmenlik, yönetmenlik vizyonu, yeni bir projeyi
geliştirirken nelerden etkilendiği gibi konuların üzerinden geçtikten sonra
ağırlıklı olarak kısa filmlerimiz hakkındaki görüşleri, bundan sonra yapmak
istediklerimiz gibi daha bizlere ait konular ve kendisine özel olarak sormak
istediğimiz sorular üzerine yoğunlaştık. Reha Erdem’in televizyonda birkaç
söyleşisini izlemiş olmakla birlikte ilk kez böyle bir ortamı paylaşma olanağı
buldum. Diğer konuşmacılarda olduğu gibi kendisi ile de çok samimi geçen bir
sohbet ortamını paylaştık. Havasından mı
suyundan mı bilinmez ama biraz Amerika’da olmanın da konuşmacıların bu kadar rahat ve açık olmalarına katkıda bulunduğunu
düşünüyorum. Aynı kişilerle olmamakla birlikte Türkiye’de benzeri konularda
katıldığım söyleşi, panel vb. organizasyonlarda genelde insanlarda bir kasılma
durumu ve ciddi bir samimiyetsizlik oluyor. LATFF boyunca bu duruma hiçbir
söyleşide rastlamadım. Bu söyleşileri benim için bu kadar eşsiz kılan da
sanırım bu durum oldu.
Reha Erdem söyleşisinin ardından
LATFF Akademi programının sonuncu aktivitesi olan USC Sinema Okulu
öğrencilerinin kısa filmlerinden oluşan bir seçkiyi izledik. Teknik olarak
hepsi oldukça profesyonelce ve büyük ekiplerle hazırlanmış projelerdi. Ancak genel olarak
yarışmada yer alan kendi projelerimizle de mukayese ettiğimde aralarında bariz bir fark gördüğümü
söyleyemeyeceğim.
Film programının ardından hızlı
bir şekilde kapanış gecesi için üzerlerimizi değiştirmek üzere otele döndük.Diğer katılımcı arkadaşlar üzerlerini değiştirdikten sonra festivalin kapanış
filmi olan Reha Erdem’in Şarkı Söyleyen Kadınlar Filmini izlemek üzere tekrar
Egyptian Theatre’a gittiler. Ben maalesef başka bir toplantıya katılmak
durumunda olduğum için filmi izleme şansı bulamadım ama en kısa zamanda
İstanbul’da izleyeceğim.
![]() |
* LATFF'in facebook sayfasından alınmıştır. |
Festivalin kapanış gecesi için
misafirlerle birlikte hep beraber Egyptian Theatre’daki yerimizi aldık. Kısa
bir kokteyl sonrası sinema salonuna geçtik ve Mete Horozoğlu’nun sunumuyla ödül
töreni başladı. En iyi film ödülünü daha önce pek çok festivalde ödül alan
benim de çok beğendiğim filmlerden biri olan sevgili Onur Yağız’ın Patika adlı
filmi aldı. Seyirci ödülünü Nadim Güç’ün Yolculuk adlı filmi, jüri özel
ödüllerini de sevgili Barış Çolak’ın Birlikte ve sevgili Cihan Sağlam’ın Kor
adlı filmleri aldı. Genç sinemacı arkadaşlarımın hepsi çok güzel konuşmalar
yaptılar. Genelde ben bizim sinemacıları konuşma özürlü bulduğum için bu genç
arkadaşlarımın başı sonu belli, ne dedikleri anlaşılan konuşmalar yapmalarından
ötürü çok mutlu oldum. Hepsinin başarılarının devamını diliyorum.
Gece LATFF Ekibi’nin düzenlediği
güzel bir after party ile devam etti. Festivale emeği geçen, gönüllüsünden jüri
üyesine, yönetmeninden oyuncusuna kadar herkes oradaydı. Çok neşeli, bol sohbetli güzel bir after party
oldu. Ama bence after party’e damgasını vuran o eşsiz lezetteki humustuJ.
Adet olduğu üzere acısıyla
tatlısıyla diyerek bir festivali daha arkamızda bıraktık gibi jenerik cümleler
kurarız ama bu festivalin bence geneli tatlıydı. İçeriği, özellikle genç
sinemacıların vizyonuna kattıkları,
Türk sinemasının gerek yakın döneme
damgasını vuran ve festivallerde ülkemizi başarıyla temsil eden filmlerinin
gerekse festivaller dışında vizyon şansı çok düşük olan kısa filmlerin
seyirciyle buluşmasına olanak sağlamasıyla çok başarılı bir festivaldi. Bu yıl
3. sü düzenlenen bu genç festivalin sağlıklı şekilde ve başladığı gibi güzel
başarılarla büyümesi ve daha nicelerinin düzenlenmesi için elimizden gelen
desteği vermeliyiz.Bu festivalin düzenlenmesine emeği geçen herkese bir kez daha teşekkür ve sevgilerimi iletiyorum.
Çiğdem Topaloğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder