26 Mart 2014 Çarşamba

10. Akbank Kısa Film Festivali’nin ardından...

Yıllardır takip ettiğim ve kısa film festivalleri içerisinde -sadece kısa filmleri içeren bir festival olmasının yanı sıra- etkinlikleri ile de önemsediğim bir festival Akbank Kısa Film Festivali. 3. kez yönetmen olarak filmlerimle yarıştığım bu festivalde bu sene ilk canlandırma kısa filmim “Yalnızlığın Dayanılmaz Ağırlığı” ile yer almak heyecan vericiydi.  Aynı zamanda  başka bir heyecan daha yaşadım. Canlandırma filmleri kategorisinde birlikte yer aldığım yönetmen Tuğba Özer’in İki Ağaç filmi de elimin değdiği ve yapım aşamalarında yer aldığım bir kısa film projesiydi.

Festivalin ilk haftası işlerimin yoğunluğu nedeniyle kısa film gösterimlerine ve etkinliklerine katılamadım maalesef. Özellikle bu sene “Deneyimler” bölümünde konuk olan Hayet Benkara’nın söyleşisini kaçırdığım için üzgünüm. Kapanış töreninde gösterilen videoda yer alan söyleşisinden bazı kesitleri izleyince üzüntüm daha da arttı.

Ama haftasonu hemen kendimi Beyoğlu’na attım ve 2 gün boyunca festivale doydum diyebilirim. Feza Çaldıran sette olduğu için yerine gelen “Cevahir Şahin ile Görüntü Yönetmenliği Atölyesi”, “Bir Film Kurgulamak” söyleşisi, “Güven Çatak ile Film Jeneriği Tasarım Atölyesi”, “Cast Direktörleri ve Oyuncu Seçim Kriterleri” söyleşisi haftasonu katıldığım etkinlikler oldu. Aynı zamanda festival kısalarından bir grup kısa filmi izleyebildim. Bir çok festival yarışmasında adını gördüğüm, izleyemediğim ve merak ettiğim bir kaç film vardı bu grupta. Üstüne üstlük şans eseri (yarışma kısa film gruplarından sadece bir tanesini izleyebildiğim için) en iyi belgesel ödülünü alan “Meğer”i de bu grupta izlemiştim. Haftaiçi de filmimin yer aldığı Canlandırma Kısalar bölümünü seyrettim ve “Alternatif Dağıtım ve Fonlama” söyleşisine katıldım.

Atölyeler ve söyleşiler bilgilerimi tazelemek yeni bilgiler edinmek için çok faydalı oldu. Cevahir Şahin’i tanımıyordum, hem Türkiye’de hem de Amerika’da görüntü yönetmeni olarak çalışıyormuş. Tanımış oldum, memnun da oldum. Film jeneriğinin geçmişten günümüze tarihçesini ve örneklerini gördüm. Böyle bir derlemeyi başka bir yerde bulamayabilirdim. Cast direktörlüğü ve filmlerde oyuncu seçimleri konusunda sürekli kafamda soru işaretleri var. Ve açıkcası Aksanat’ta ki söyleşi bazı sorularımı yanıtlasa da sinema alanında ki düzensizlik ve karmaşıklık nedeniyle soru işaretlerimin çoğu aynı yerde duruyor. Zaten bir söyleşide çözülebilecek sorunlar değil, böyle bir beklentim de yoktu. (Bu oyuncu seçimi konusunda ki özellikle kısa film alanında ki problemlere ayrı bir yazı da değineceğim.) Alternatif Fonlama yani aslında söyleşide üzerinde durulan 
Crowdfunding (Kitlesel Fonlama) konusunda da kafamda tam oturmayan şeyler var. Zaten Türkiye’de çok geliştiğini söyleyemeyiz. Başarılı olmuş projelere dair ancak bir kaç örnek verebiliyoruz. Söyleşide de sinema alanında katkısının umut verici olduğuna dair de tam tersi çok katkısı olamayacağına dair de konuşmalar oldu. Ben de tam hangi taraftayım bilemiyorum. Tabi ki sinemanın, kısa filmlerin gelişmesine, yapılabilmesine katkı sağlamasını arzu ediyorum. Ama bunun çok yakın zamanda olmayacağını düşünüyorum, maalesef.


Sonunda festivalin heyecan verici kapanış töreni geldi çattı. Bu sene ödül töreni Zorlu PSM’de yapıldı. Gecenin sunuculuğunu son senelerde olduğu gibi yine Ceyda Düvenci yaptı. Bence çok başarılıydı. Ödüller verilmeye başlandığında dikkatimi çeken küçük bir ayrıntıyla maalesef heyecanım yok oldu. Ödülleri alacak kişiler açıklanıyor ve yönetmenin törende bulunmadığı için onun yerine şu kişi alacak şeklinde anons yapılıyordu. Bu demek oluyordu ki ödül alacak kişiler ödül alacaklarını biliyordu. Daha ilk ödüller açıklanırken bunu fark etmiş olmak bütün heyecanımı yok etti. Bazı festivaller bunu yapıyor ve bence bu doğru değil. Yönetmenlerin ödül törenine katılıp katılmayacakları teyit edilmek isteniyorsa hepsi için ödül almış olana dahi çaktırmadan yapılmalı. Ödül alsam da almasam da ödül töreni sırasında aday olduğum için o heyecanı yaşamak istiyorum ben. Bunu yok etmek anlamlı değil. Biz ödül alamayan bunu en baştan anlayan yönetmenler için ödül töreni sadece “acaba hangi film aldı” merakının ötesine geçmedi. Ödül alan filmlerin yönetmenlerini tebrik ediyorum. Ödül töreni sonrası kokteyl ile 10. Akbank Kısa Film Festivali sona erdi.

Böylece bir festival daha bu senelik tamamlanmış oldu. Emeği geçen, özellikle 10. Senesine ulaşmasına katkı sağlamış olan herkese teşekkürler.


Gözde Sukmenyıldız

2 yorum:

  1. oyuncu seçimleri konusundaki soru işaretlerinizi ve bulduğunuz cevapları paylaştığınız bir yazı var mı, bu güzel yazı için de teşekkürler ayrıyeten :)

    YanıtlaSil
  2. Okuduğunuz için biz teşekkür ederiz. Henüz oyuncu seçim konusu ile ilgili bir yazımız yok ama en yakın zamanda bu konuyu ele alan bir yazı paylaşmayı düşünüyoruz, bloğu takip ederseniz haberdar olabilirsiniz. İyi günler dileriz.

    YanıtlaSil